Ankara, Kızılcahamam ilçesine bağlı Ankara-Çerkeş karayolu üzerinde, sırtını "ÇEYİL" meşeliğine dayamış, sol tarafında heybetli Işık Dağı, sağ tarafında Büyük Asar dağı bulunan, suyu; kuzpınar, hambarkaya ve arduçtan gelen; asırlık "TEKNE ÇAMI" ile kökleri Orta Asyaya dayanan, ayrıldığında insanın içine bir burukluk ve ateş düşüren, o tadına doyulmaz Gövel Suyu olan bir "ANADOLU KÖYÜ'DÜR."
Köyümüzü; hiç görmeyen, bilmeyen, kimseyi tanımayan, bir köyünün olduğunun farkında olmayan, biz kimlerdeniz, kimlerle akrabayız gibi şeyleri bilmeyen köye gelsin.
Arefe günleri ve Cenazelerde muhakkak gayret gösterip köye gelmeye çalışalım.
Bayram günleri de köye gelelim, akraba, komşu, hısım kavim ziyareti ile kabristan ziyareti yapıp dönelim olur mu.? olur.



15 Eylül 2014 Pazartesi

GERÇEK ! DELİ İMAM EFSANELERİ - 3



 Kudretin Yumruğu
Hoca’nın imamlık yaptığı köylerden birinde cemaatten biri (diyelim ki Osman Ağa), daima hocanın sağ arkasında yerini alır, bu yeri de kimseye bırakmazmış. Ancak Osman Ağa’nın hocanın bütün ikazlarına rağmen bırakamadığı bir huyu vardır. Farz namazlarda imamdan önce davranmakta, yani imam daha“Allahuekber” derken ondan önce rükua ve secdeye varmaktadır. Deli İmam, birçok kere;
-“Bak Osman Efendi, namazda bu hareketleri imamdan önce yaparsan imama uymamış olursun. Bu kadar aceleci olma. Bu yüzden Allah indinde mesul olur, cezaya uğrarsın. Bir gün kudretin yumruğu başına iner.” diye ikazda bulunur.
Deli hoca ne kadar nasihat etmişse de işe yaramamış. Osman Ağa yine imamın sağ arkasında aynı acelecilikle imamdan önce davranmaya devam edermiş. “Huylu huyundan vazgeçmez” derler.
-“Bak Osman ağa, kudretin yumruğu bir gün başına iner” uyarısı tekrar tekrar yapılmasına rağmen Osman Ağa bu kusurunu düzeltememiş.
Günlerden bir gün, Osman Efendi imamın yine sağ arkasında yerini almış. Yine imamdan önce rükua eğilmiş. Deli imam ‘Allahuekber’ deyip secdeye varırken önce eğilen Osman efendinin ense köküne okkalı bir yumruk indirip namaza devam etmiş. Gözlerinde yıldızlar uçuşup, neye uğradığını şaşıran Osman ağa, güç bela namazı tamamlayabilmiş. Deli Hoca hiç renk vermemiş. Namazın duâsı yapılmış, cemaat camiden çıktıktan sonra Osman Ağa Deli imamı kenara çekip,
-“Dediğin oldu! Hoca” demiş.
-Ne oldu?
-Dediğin gibi kudretin yumruğu başıma indi, bayıla yazdım.
-Ben seni uyardım Osman. İmama uyacaksın.
           Rivayet odur ki, Osman Ağa o tarihten sonra bu hatayı bir daha işlememiş. [1]



 [1] İsmail Hakkı Duran(1919-1998), Kalfat. Bu hadiseyi babamdan dinlediğim için kaynak kişi olarak onun adını yazdım. Kalfat'ta belli bir yaşın üstündeki hemen herkes haberdardır.