| 
   
Kalfatlı İpek Dede ve Seyli Deli
  İmam   
Kalfat’a geldiği zaman çoğunlukla İpekgil’in odada
  misafir olmasının sebebini kimse tam olarak bilmemektedir. Deli İmam’ın savaş
  yıllarında tabur imamlığı yaptığı ve çeşitli cephelerde bulunduğunu
  bilinmekte hatta onların ailesine tabur imamları dendiği
  belirtilmektedir. İpek Dede’nin üç ağabeyi (Osman, Halim ve Yahya) değişik
  cephelerde şehit olmuşlardır. Muhtemelen bunlardan birisi Deli İmam ile
  beraber olduğu cephelerden birinde şehit olmuş ve geride kalan ailesi ve
  çocukları ile ilgilenmesini vasiyet etmiş olmalıdır. Durmuş Hoca’nın İpek
  Dede ile ilişkilerinde buna dair ipuçları vardır. Meselâ: 
İpek Dede’nin şehit ağabeylerinin çocuklarına mirastan
  doğan arazi ve diğer haklarını vermekte gönülsüz davrandığını işiten Deli
  İmam; 
-Bak İpek herif..! Kimse
  açlıktan ölmez, o yetimler bir şekilde büyür, kendilerini kurtarır. Ama sen
  kağnıyı Çal tepesinin tam üzerine çıkardın, bir geri kaçırırsan bir daha
  iflah olmazsın. Aklını başına al! diye nasihat ettiği iki kişi tarafından
  anlatılmıştır.. 
[1][2] İsmail
  Açıksöz, 1932 Kalfat doğumlu(müteveffa) ; Ali Karakaya,1931 Kalfat doğumlu.
  Çal tepesi, Kalfat'ta yüksekçe bir tepedir. 
 | 
 
| 
   
Hakkı DURAN  
 | 
 
          Ankara, Kızılcahamam ilçesine bağlı Ankara-Çerkeş karayolu üzerinde,  sırtını "ÇEYİL" meşeliğine dayamış, sol tarafında heybetli Işık Dağı, sağ tarafında Büyük Asar dağı bulunan,  suyu; kuzpınar, hambarkaya ve arduçtan gelen; asırlık "TEKNE ÇAMI" ile kökleri Orta Asyaya dayanan, ayrıldığında insanın içine bir burukluk ve ateş düşüren, o tadına doyulmaz  Gövel Suyu  olan bir "ANADOLU KÖYÜ'DÜR."
Köyümüzü; hiç görmeyen, bilmeyen, kimseyi tanımayan, bir köyünün olduğunun farkında olmayan, biz kimlerdeniz, kimlerle akrabayız gibi şeyleri bilmeyen köye gelsin.
Arefe günleri ve Cenazelerde muhakkak gayret gösterip köye gelmeye çalışalım.
Bayram günleri de köye gelelim, akraba, komşu, hısım kavim ziyareti ile kabristan ziyareti yapıp dönelim olur mu.? olur.
Köyümüzü; hiç görmeyen, bilmeyen, kimseyi tanımayan, bir köyünün olduğunun farkında olmayan, biz kimlerdeniz, kimlerle akrabayız gibi şeyleri bilmeyen köye gelsin.
Arefe günleri ve Cenazelerde muhakkak gayret gösterip köye gelmeye çalışalım.
Bayram günleri de köye gelelim, akraba, komşu, hısım kavim ziyareti ile kabristan ziyareti yapıp dönelim olur mu.? olur.